Alicia Silverstone'un Biyografisi
İçindekiler
Biyografi - Bir sonraki ekranın meleği
Sabunsu bir yüze sahip, hoş bir aktris olan Alicia Silverstone, 4 Ekim 1976'da San Francisco'da doğdu. Gösteri dünyasında her şeyden biraz yapmaya alıştığı kısa bir çıraklık döneminden sonra, onlarca yıldır sahnede olan saygıdeğer müzisyenlerden oluşan ve üyeleri birbirinden güzel olan rock grubu Aerosmith'in bazı video kliplerinde oynamayı kabul ettiğinde büyük çıkışını yakaladı.Müzik klipleri gibi kışkırtıcı ve genellikle kesinlikle kaba kızların egemen olduğu bir evrende, Silverstone gibi melek gibi bir yaratığın bu çok özel tanıtım aracının kullanıcılarının hayal gücüne hitap etmemesi mümkün değildir.
Ayrıca bakınız: Asia Argento'nun BiyografisiAncak vitaminler ve sağlam prensiplerle yetişmiş bu Amerikalı kızın çekmecesindeki hayal ve gerçek tutkusu sinemadır.
Hedefine ulaşmak için seçtiği yola 'seri TV' deniyor.
Aslında, 1988'de "The wonder years" dizisiyle ilk çıkışını yaptıktan sonra, tam da masum görünüşü sayesinde yapabileceği tüm ince kötülükleri sergilediği suç gerilim filmi "The girl next door" ile beyaz perdede ilk çıkışını yaptı. Hollywood'un yeşil vadisinde dolaşan ve onu ilk olarak gerilim filmi için kullanan çeşitli yapımcıların gözünden kaçmayan tüm niteliklerKaranlık ve korkutucu bir dünyaya karşı tatlı kız rolünde mükemmel göründüğü "Premonitions", ardından "Babysitter" ve "Danger in the Shadows".
Bu noktada, başrol oyuncusu olarak (ya da neredeyse) çektiği üç gerilim filminden sonra, imajı bir tür 'uzmanı' olarak fosilleşme tehlikesiyle karşı karşıya.
Gerçekte, Alicia eklektik ve çok yönlüdür ve bunu kanıtlamak ister. Bu yüzden, onu en iyi şekilde nasıl işleyeceğini bildiği gerçekten komik bir senaryoyla boğuşurken gördüğümüz neşeli bir atmosfere sahip bir film olan 'Girls in Beverly Hills' ile türleri tamamen değiştirir. Kısa süre sonra, başka bir bükülme: işte çok pahalı 'Batman & Robin'de Batgirl'ü oynuyor (George Clooney ile olan bölüm,Chris O'Donnell ve Arnold Schwarzenegger).
Belki de bu noktada yaptığı değişiklikler çok radikaldi ve muhtemelen hem hayranlarını hem de genel halkı yerinden etti; öyle ki kariyeri 'Unbridled Girl' veya 'Out of the Past' gibi tatsız fiyaskolarla karşılaşarak bir gerileme yaşadı.
Shakespeare'in 'Pene d'amor perdute' adlı eseri, artık yetişkin olan bu meleğin gerçekten olağanüstü ve sıra dışı yeteneklerini bir kez ve herkes için gösterecektir.
Ayrıca bakınız: Maria Montessori'nin Biyografisi