Biyografi - Yaşamın duyuları

Lev Nikolayeviç Tolstoy 9 Eylül 1828'de Jasnaja Poljana'da doğdu; ailesi eski Rus soylularına mensup aristokrat bir gelenekten geliyordu. Sınıfının koşulları onu her zaman zamanının diğer edebiyatçılarından farklı kılacak, durumu esasen olumsuz göründüğünde bile kendisini onlardan ayrı hissedecektir.

Henüz iki yaşındayken annesini kaybetti ve dokuz yaşında yetim kaldı. Küçük Lev, üniversiteye gitmesine izin veren bir teyze tarafından yetiştirildi: önce Doğu dilleri, ardından hukuk okudu, ancak diploma almayı başaramadı.

Tolstoy daha gençlik yıllarında bir mükemmellik ve kutsallık idealini benimsemişti: onunki, vicdan önünde yaşamı haklı çıkarma arayışıdır.

Jasnaja Poljana'da kırsal kesime çekildi ve 1851'de orduya subay olarak katıldı. 1854'te Kırım Savaşı'na katıldı ve burada ölümle ve ardından gelen düşüncelerle temas kurdu. Yazarlık kariyerine bu dönemde 'Sivastopol Masalları' ile başladı ve Moskova'da iyi bir başarı elde etti.

Ordudan ayrıldıktan sonra 1856'dan 1861'e kadar Moskova, St Petersburg, Yasnaya Poljana arasında mekik dokudu, hatta birkaç kez sınır ötesine bile gitti.

Bu dönemde Tolsotj kendini doğal, kaygısız bir yaşam ideali (avcılık, kadınlar ve zevkler) ile bu bağlamlarda anlam bulamama arasında bulur.

1860 yılında kardeşini kaybetti; bu olay onu çok üzdü; otuz iki yaşındayken kendini artık yaşlı ve umutsuz görüyordu: Sofja Andrèevna Behrs ile evlendi. Bu evlilik onun istikrarlı ve kalıcı bir doğal dinginlik durumuna ulaşmasını sağladı. Bu yıllar, en tanınmış başyapıtları olan 'Savaş ve Barış' (1893-1869) ve 'Anna Karenina'nın (1873-1877) doğuşuna tanıklık etti.

Yıllar süren gerçek rasyonalist krizden sonra, aile hayatının deneyimleriyle, insanın tam olarak mutluluk için yaratıldığı ve hayatın anlamının hayatın kendisi olduğu inancını olgunlaştırır.

Ancak, bu kesinlikler ölümün solucanı tarafından yavaş yavaş kırılır: yine de rasyonalist düşünceye çok bağlı kalan dine dönüşü burada gelişir.

Tolstoy hayatının son döneminde çok şey yazdı: yenilenen amacı artık insan doğasını analiz etmek değil, bu arada çok sayıda takipçi toplayan dini düşüncesini yaymaktı. Eserlerinin üslubunu ve felsefi mesajını tamamen değiştirdi, ancak üslup ustalığını kaybetmedi, bu yeteneği nedeniyle 'en büyükAslında Tolstoy'un edebi üretimi çok farklı temaları ele alır, ancak her zaman insana ve onun varoluşsal şüphesine yönelen kusursuz sesiyle birlikte ustanın dokunuşunu algılamak her zaman mümkündür.

Lev Tolstoy 20 Kasım 1910'da Astapovo'da 82 yaşında öldü.